İnsan hayatında önemli dönemler vardır. Bu dönemlerden bir tanesi de ergenlik dönemidir. Ergenlik dönemi, çocukluk döneminin bitip yavaş yavaş gençlik dönemine adımların atıldığı dönemdir. Bu dönemde çocuğun bedeninde görülen değişikliklerle beraber çocuğun psikolojik yapısında da çeşitli değişimler görülmektedir.
Bu dönemde aileler çocuklarının bulunduğu özel durumu göz önünde bulundurup ona göre davranmalıdır?
Ergenlik dönemi sorunları
Peki, ergenlik döneminde ne gibi sıkıntılar görülür?
1- Ergen, bu dönemde duygusal yönde dengesizlikler yaşar. Örneğin bir gün önce sevinçten havalara uçan ergen, ertesi gün Karadeniz’de gemileri batmış gibi düşünür. Bu konuda bilinçli olmayan aile “çocuğum sen dün çok mutluydun bugün sana ne oldu” diye düşünebilir. Bu tür düşüncelere ve baskılamalara gerek yoktur.
2- Ergenlik dönemi duyguların en yoğun yaşandığı dönemdir. Ergen bu dönemde duygularını vurgulaya vurgulaya açıklamaktan çekinmez.
3- Ergenlik dönemi çocuğun hayallerin insan yaşamında en fazla yer bulduğu dönemdir. Çocuk bu dönemde yoğun bir şekilde hayal kurar ve bu hayallerin büyük bir kısmı karşı cinsle ilgili hayallerdir.
4- Bu dönemde genç çoğu zaman kimseyle konuşmak istemez. Yalnız takılmak isteyen, odasında yalnız başına vakit geçirmek isteyen gencin ailesi bu konuda korkmamalıdır. Çocuğunuzda herhangi bir sorun yoktur, sadece çocuğunuz yalnız kalmak istiyordur.
5- Ergenimiz bu dönemde yorgunluk hissini bolca yaşar. Sanki inşaatta çalışmıştır. Ancak bu sorun da dönemin özelliklerindendir.
6- Ergen bu dönemde bedeninde meydana gelen gelişmelerden rahatsız da olabilmektedir. Vücudunu saklama, vücudundaki değişimlerden kimseyi haberdar etmeme bu dönemin önemli özelliklerindendir.
7- Ergenlik döneminde depresyonlar sıklıkla görülmektedir. Bu dönemde görülen psikolojik sorunlar vardır. Özgüven eksikliği, aile içi problemler, sürekli üzgün ve kötü bir durumda olduğunu hissetme, intihar eğilimi, gibi önemli sorunlar bu dönemde görülebilir. Aile bu konuları çok iyi analiz etmelidir.
Ergenlik Dönemi Ruh Sağlığı
Çocukluk döneminden yetişkinliğe geçişte gelişimsel amaçlar eğitim, iş, yaratıcılık, boş zaman etkinlikleri, kişiler arası iletişim gibi konular üzerinde yoğunlaşmaktadır. Yetişkinlik çağında ruh sağlığı sorunlarının büyük kısmı uygun iş ortamı, ekonomik sorunlar ve toplumsal değişim etkenlerine bağlıdır. Bütün bunlar önemli bunalımlara yol açabilecek stres oluşturduğu kabul edilmektedir. Eğer ruhsal bozukluklar erken dönemde belirlenip tedavi edilmezse, kişinin üretkenliği azaltmakta, fonksiyon kayıpları görülmekte, olumlu iletişim kurulamamakta ve anlamlı bir üzüntü hali hakim olmaktadır.
Çocuktuk ve yetişkinlik döneminde karşılaşılan travmalar sonucu önemli ruhsal ve davranışsal reaksiyonlar gelişerek ruh sağlığını tehdit etmektedir. Bu dönemde görülen ruhsal bozukluklar özellikle anksiyete bozuklukları, depresyon ve şizofrendir.
Anksiyete ve depresyon bu yaş grubunda intihar hızlarını yükseltmekte, şizofren ise fonksiyon kaybına bağlı olarak en önemli özürlülük nedeni olmaktadır. Dolayısıyla birinci basamak sağlık çalışanları tarafından hastaların ruhsal açıdan da değerlendirilmesi ve uygun tedavinin verilmesinin önemi ortaya çıkmaktadır
Bu yazılara da bakın:
Gebelik Sonlandırma, Evde Bebek Düşük Yaptırma
Bebeklerde Dil Bağının Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi Nedir?
Çocukların Bağışıklık Sistemini Güçlendirecek 4 Öneri
Keşfetmeye Devam Edin